Besin Maddeleri

GİRİŞ

Süt sığırcılığı büyükbaş hayvancılığın önemli bir koludur. Bu sektör süt üretimi kadar, reforme hayvanların  kesime gönderilmesi ve doğan erkek buzağıların besiye alınması yoluyla et üretiminde de önemli bir kaynak oluşturmaktadır.

Hayvan yetiştiriciliği  ile ilgili bütün alanlarda olduğu gibi süt sığırcılığının karlı bir şekilde yürütülebilmesi için bazı temel kuralları iyi bilmek ve uygulamak gerekmektedir. Süt sığırcılığının başarılı şekilde gerçekleştirilmesinde  iyi bir bakım, yönetim, uygun hayvan seçimi ve barınak gibi faktörler de önemli rol oynamasına rağmen karlılığı etkileyen faktörlerin başında iyi bir besleme programı uygulanması gerekmektedir. Çünkü bir sığırcılık işletmesinde beslenme yöntemlerine bağlı olarak işletme giderlerinin % 40 – 70 gibi oldukça değişen oranlardaki büyük bir kısmını besleme giderleri oluşturmaktadır. Bu giderler besleme programları iyileştikçe azalmaktadır.

Süt sığırlarında beslenmenin başarılı olabilmesi için besin maddeleri, yemler ve süt sığırlarının değişik dönemlerdeki besin maddeleri gereksinimleri ile yemleme metotları hakkında bilgi sahibi olmak gerekmektedir.

BESİN MADDELERİ

Besin Maddeleri Nelerdir, Görevleri Nelerdir?

Hayvan vücudundaki çeşitli faaliyetlere katılan, o faaliyetleri yöneten, vücuda enerji veren, hayvanın büyümesi ve verim vermesini sağlayan ve eksikliğinde verim kaybı ile çeşitli sağlık sorunları ortaya çıkan maddelere besin maddeleri denir. Besin maddeleri hayvanlara yedikleri yemler ile sağlanır. Besin maddelerini vücuttaki görevlerine göre üç kısma ayırabiliriz.

a)    Yapı Taşı Olanlar: Nasıl bir binanın yapımında yapı malzemesi olarak tuğla, çimento, demir gibi yapı maddeleri kullanılıyorsa aynı şekilde vücutta görev yapan maddeler vardır. Bunlar proteinler, yağlar ve mineral maddelerdir.

b)    Enerji Kaynağı olanlar: Yine bir binanın ısınmasında nasıl değişik enerji kaynakları kullanıyorsak ve bunların fazlasını depoluyorsak vücutta da aynı şekilde enerji kaynağı olarak görev yapan ve fazlası yağ doku olarak depolanan besin maddeleri vardır. Bunlar vücut ısısının korunmasında, çeşitli hayati fonksiyonların yerine getirilmesinde, süt üretimi, büyüme ve dokuların yenilenmesi gibi faaliyetler ile hareketlerin sağlanmasında vücutta enerji kaynağı olarak kullanılırlar. Enerji kaynağı olarak kullanılma önceliğine göre bunlar karbonhidratlar, yağlar ve proteinlerdir.

c)     Özel Görevi Olanlar: Bazı besin maddeleri de yine bir evdeki çeşitli aletlerin çalışmasını ve idaresini yöneten bir çok anahtar gibi vücuttaki yaşamsal olayları yönetir, başlatır ve bitirirler. Vücuttaki kemik gelişimi, görme gibi özel faaliyetlere katılırlar. Bunlar vitaminler ve mineral maddelerdir.

Besin Maddelerinin Başlıca Kaynakları Nelerdir?

Karbonhidratlar dediğimiz besin maddeleri, doğada en bol ve ucuza bulunan enerji kaynaklarıdır. Bunları şekerler, nişasta ve lifli maddeler (Selüloz) olarak görebiliriz. Şekerler daha çok pancar gibi kök bitkilerde ve meyvelerde, nişasta daha çok tahıl taneleri ile patates gibi yumru yemlerde, lifli maddeler ise bitkilerin dal, kök, yaprak ve saplarında bulunurlar. Bu nedenle enerji kaynağı olan konsantre yemler daha çok nişasta ve şeker bakımından, kaba yemler ise selüloz bakımından zengindir. Nişasta ve şeker işkembede çok hızlı ve kolayca sindirilirken lifli maddeler ancak işkembede bulunan ve hayvanla ortak yaşam sürdüren mikroorganizmalar sayesinde parçalanıp sindirilirler. Karbonhidratlar bakımından zengin olan yem maddeleri enerji bakımından zengin, ancak yapı taşı görevi olan proteinler bakımından fakirdir. Yani tahıl taneleri, pancar, patates, tapyoka, çeşitli kuru otlar, değirmencilik yan ürünleri daha çok enerji bakımından zengindir. Buna karşın protein bakımından fakirdirler.

Proteinler ise vücutta dokuların büyümesi, yapıtaşlarının oluşmasında ve et, süt gibi ürünlerin yapısında yer alırlar. Daha çok yağlı tohum küspeleri, baklagiller ve hayvansal kökenli gıdalarda bol miktarda bulunur. Örneğin ayçiçeği, pamuk tohumu, soya, keten tohumu gibi yağlı tohumların küspeleri protein bakımından zengindir. Ayrıca baklagillere (yonca, fiğ, korunga gibi) ait kaba yemler de proteince zengin yem maddeleridir.

Yağlar sığır yemlerindeki yem maddelerinde doğal olarak % 2 – 4 oranları arasında bulunurlar. Ayrıca yemlerin enerji değerini artırmak üzere yemlere katkı olarak da uygulanırlar. Ancak sığır yemlerindeki toplam yağ oranı % 6’yı hayvan başına ise 500 – 600 gramı geçmemelidir. Yine süt sığırlarının beslenmesinde kullanılacak katkı yağların doymuş yağlardan (daha çok hayvansal kökenli katkı yağlar) oluşması gerekir. Sıvı yağlar lifli maddelerin (selüloz) sindirilmesini zayıflatır ve süt yağında düşme meydana gelebilir. Yine asit yağ gibi yağların kullanılması olumsuz sonuçlara yol açabilir. Yağlar karbonhidrat ve proteinlere göre iki kat veya biraz daha fazla enerji kapsarlar.

Vitaminler yağda ve suda eriyen vitaminler olmak üzere ikiye ayrılırlar. Yağda eriyen A, D ve E vitaminleri sığırların beslenmesinde daha dikkatli ele alınması gerekir. A vitamini bakımından yeşil otlar zengindir. D vitamini ise güneşte kurutulmuş otlarda bulunur. Ayrıca güneş ışığı sayesinde deri altında üretilir. Bu nedenle güneş ışığından uzun süre mahrum kalan hayvanlarda D vitamini noksanlığı olabileceği göz önünde bulundurulmalıdır. K vitamini ile suda eriyen B vitaminleri hayvanların işkembesinde bulunan mikroorganizmalar tarafından üretildiklerinden, bu mikroorganizmaların faaliyetlerini engelleyici faktörler olmadıkça eksiklikleri pek görülmez. Hayvanlara verilen yemlerin vitamin ve mineralleri ne oranda içerdikleri her zaman garanti edilemediği için bunların yemlere premiks denilen katkı maddeleri ile tavsiye edilen miktarlarda katılması eksikliklere karşı tedbirli olunmasını sağlar.

Mineral maddeler ise iskelet sisteminin yapısını oluşturmaları ve vücuttaki birçok hayati işlevde rol almaları nedeni ile önemli görevler üstlenirler. Özellikle kalsiyum (Ca)  ve fosfor (P) süt sığırlarının beslenmesinde kritik olarak ele alınırlar. Vitaminlerde olduğu gibi minerallerin de premiksler ile günlük yem karmasına ilave edilmeleri eksikliklerine karşı tedbirli olmayı sağlar.  

KAYNAK

YAVUZ, H. M., 2004. Süt Sığırlarının Beslenmesinde Temel İlkeler. Sütaş Süt Hayvancılığı Eğitim Merkezi Yayınları Hayvancılık Serisi:6, Bursa